15 Ekim 2012 Pazartesi

Camlar...camlar...camlar

Camlardan bu kadar çekeceğimi hiç düşünmemiştim. Aslında bu iş için çalışmaya aylar öncesinden başladım. Hatta madem uğraşacağm bu işle, STC grubundaki diğer arkadaşlara da bir iyilik olsun ihtiyacı olanlara yaptıralım diyerek işe giriştim. Allahtan, önce kendime yaptırayım bir deneyelim görelim insanlara mahçup olmayalım sonra demişiz. Camların Ankara^daki fabrikada kalıpları olduğu için firma direk üretti ön, yan ve arka camları gönderdi. Yan camları zaten biz çizmiştik çok fazla problem yoktu, aslında iyi üretmedikleri için biraz baştan savmaydı o yüzden değiştirttik ama diğer sorunların yanında sıfır kalır.


Restorasyon aşamaları gereği ön camı en son takmak gerektiği için yan ve arka camları taktık. Arka cam biraz zaman aldı zorlandık ama oldu derken ertesi gün bir telefon geldi Mithat Usta'dan, arka cam çatlamış olduğu yerde. Anlaşılan hem ölçü hem de bombelilik anlamında sorun varmış camda, aldık Gürcan'dan bir orijinal arka cam gittik Olimpia'ya, o cam Ankara'ya gitti, uygun kalıp yapıldı ve geldi, tabi araya bayram girdi oydu buydu derken çok uzadı. Gelen cam nefis yerine oturdu, yan camlarda da güzel üretim ve rodaj yapıldı o da geldi, tabi onu bir daha çıkar tak, onun masrafı da bize yüklendi.


Tam bunlar bitti, en üstteki fotoğraftaki gibi ön camı da taktık, yine zorlama oldu ama nefis oldu derken, yine aynı senaryo ertesi gün cam çatladı. Haydi aynı senaryo, tek fark bu sefer ramazan değil kurban bayramına denk geldi, yine uzun bir bekleyiş ama sonu selamet oldu. Ama ömrümüzden yedi bu cam olayı. Neyse artık herşey hazır, diğer STCci dostlarımıza da kendi üzerimde deneyip çözdüğümüz camların yerini söyleyip en azından bu acıyı birimiz yaşamış olalım diye teselli bulacağım.
 

Bu arada diğer detaylarla ilgilendim. Almanya'dan bu yan aynayı bulduk, Gürcan'la bana birer adet aldık takacağız.